28 Nisan 2006 Cuma

eros-tik



elinde yayları ve oklarıyla uçuşan eros efendiler,
olmuyor, olmuyor, olmuyor..

yalan yanlış işlere neden oluyorsunuz; yapmayın kardeşim..
bir kere saçı sakalı ağaran eroslar emekli olsunlar artık.
köşelerine çekilip benden bu kadar demeleri gereken yerde, o hedef senin bu hedef benim deyip titrek titrek yaylarını bir geriyorlar ki maazallah yani..
genç olanların durumu ? daha da vahim! doğru dürüst eğitimden geçmeden, talim terbiye görmeden "hadi bakalım oldunuz siz" deyip ellerine yayı oku tutuşturuyorlar, plan yok, program yok, sonra isabetsiz ve rastgele atışlarla ok hedefinden sapıp en olmadık kişilere ya da en olmadık yerlere saplanıyor ve öylece kalıyor (bkz. brokeback mountain) olacak iş değil, hedef olacaklara yazıktır, günahtır.

ya gözü bozuk eros efendilere ne demeli??
kararlar veriliyor, hedefler belirleniyor, gayet uygun, olumlu, münasip, ama sıra yayı gerip oku fırlatmaya geldiğinde tutturamıyorlar, şaşıyorlar şaşırıyorlar, şuna niyet edilmişken, hadiii buna kısmet falan oluyor, ayıkla pirincin taşını..

nisan bitti mayıs geldi; şimdi bunlar başlarlar ordan oraya uçuşmaya, ellerinde gerilmiş yaylar, uçlarında oklar, bilir bilmez, görür görmez ortalığa veryansın edecekler..
tedbirinizi alın derim, nerden geldiğini anlamazsınız bile..
çelik yelek mi giyersiniz olmadı zırhlara mı bürünürsünüz yada

es bağrıma yiğit rüzgar diyerek açılıp saçılır mısınız ..
sizin bileceğiniz iş tabii ki ( de yok..!)...

Hiç yorum yok: