11 Kasım 2005 Cuma

perşembe'den sonra cumartesi'den önce


kedi hanımım akşam yemeğinden sonra çekildiğim kanapede kucağıma gelip kendini sevdirdikten sonra olduğu yerde kıvrılıp gözlerini kapattı.huzurlu bir uykuya geçti. başını usulca okşadım, istifini bozmadı..
yorucu ve stresli bir haftayı tamamlamış olan sanki oydu..
cuma akşamları kadar sevdiğim hiç bir gün akşamı olmadı...nankörlük edip cumartesilerin de hakkını yememek lazım ama yine de cumaların yeri bir başka..
hafta içi ağırlaşan ruh, cuma günün akşama döndüğü saatlerde hafiflemeye başlıyor...
ruhun ağırlığını ölçmüşler, 21 gram gelmiş...
duyduğumda brawo demiştim...
bundan 20 yıl önce, biri kalkıp insan bedeninde ruhun ağırlığını ölçtük 21 gram geldi deseydi, ona hokkabazın birisin sen derlerdi..
ama bu gün, bu çalışma itiraz görmediği gibi filmini bile çektiler...ciddi ciddi milyonlarca kişi izledi...
aslında onun kadar önemli bir konu daha var...
ego meselesi ...
etrafa ve kendine zarar vermeyecek, aklı başında bir ego kaç gram gelir acaba...?
tabii ki yaşa, cinsiyete göre değişecektir bu ağırlık ama, bir standarda oturtturulabilir pekala..
hatta cv lere bile eklenebilir ölçülebilen egoların ağırlığı.
standart egoya sahip olanlar tercih sebebidir denebilir, mesela...
o zaman tombul , ne tombulu obez egolular diyete girmek isteyebilir, olur ya..
ego diyetisyenliği diye yan bir branş bile doğabilir..
fena mı olur?




Hiç yorum yok: