20 Aralık 2006 Çarşamba

ebemkuşağı..




çokça merak etmiş ama bir türlü denk getirememiştim, aslında denk getirmeyi istemiş ama çaba sarfetmemiştim. sonra zaman geçti üzerinden unuttum gitti, dedim ya üzerine düşmemiştim; olmayacak şey değildi.....
üzerinden zaman-lar geçti...
bir gün hadi dedi gidiyoruz.
ve gittik.
en çok ben hevesliydim, en çok ben meraklı ve en çok heyecanlı.
ve döndük.
hayal kırıklığla sonuçlanmıştı ama kimse ne kendine ne diğerine belli etmiyordu; bu muymuş....!
ancak tuhaf bir şey olmuştu, yaşanan o kırık dökük hayalin içinden derme çatma da olsa salaş bir pencere açılıvermişti..
hem de bana sımsıcak gelen bir pencere; boyası biraz eskimiş, cilası solmuş.
biraz çekingen biraz meraklı yaklaşıp baktığımda pencereden görünen-ler pusluydu..
zaman içinde gözlerim mi bozulmuştu ?
yoo, pencerenin camları pusluydu; bu yüzden tam ve net görünmüyordu,camları silip pırıl pırıl parlatmak sonra bir daha bakmak gerekiyordu..
bunu benden çok daha iyi yapacak olan birileri varken ortaya atılmanın alemi yoktu..
kolay olanı seçtim; camların temizlenmesini bekleyeceğim ve sonra fırsat bulur bulmaz burnumu dayayıp bakacağım..
söz...

Hiç yorum yok: